18 Şubat 2018 Pazar

BEDENSEL BÜTÜNLÜĞÜN ZEDELENMESİ DURUMUNDA MANEVİ TAZMİNAT



T.C. YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ

E. 2014/12414 - K. 2015/10200 - T. 28.9.2015

DAVA : Davacı M.. S.. vekili Avukat Turgay tarafından, davalılar M.. Y.. ve diğeri aleyhine 04/07/2013 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalıların eylemlerinden dolayı kınanmalarına dair verilen 22/04/2014 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davalıların eylemlerinden dolayı kınanmalarına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, polis memuru olarak görevi esnasında davalıların hakaret ve darp eylemlerine maruz kaldığını, davalıların Samsun 5. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından bu eylemleri nedeniyle yargılanıp, 2011/215 esas, 2012/1381 karar sayılı ilam ile cezalandırılıp hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğini belirterek bedensel bütünlüğüne ve kişilik haklarına yönelik saldırı nedeniyle uğradığı manevi zararın giderilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalıların eylemlerinin sabit olduğu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 58/2. maddesine göre "Hâkimin bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimine karar verebileceği gibi özellikle saldırıyı kınayan kararı da verebileceği" gerekçesiyle manevi tazminat adı altında paraya hükmedilmemiş, davalıların bu eylemlerinden dolayı kınanmalarına karar verilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi) “ Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Hâkim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına hükmedebilir” biçiminde düzenlenmiştir. Anılan Yasa'nın bedensel zararlarda manevi tazminata ilişkin 56. Maddesi (818 sayılı BK m.47) “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir” biçimindedir.
Dosya içeriğinden, davalıların yaralama eylemlerinin ceza mahkemesi kararı ile sabit olduğu anlaşılmaktadır. Anılan yasal düzenlemelere göre kınama kararının kişilik haklarına saldırı nedeniyle verilebileceği, bedensel zararlara ilişkin manevi tazminat istemlerinde bu şekilde bir düzenlemenin olmadığı, başka bir anlatımla bedensel bütünlüğün zedelenmesi durumunda bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verilmesi gerektiği, bu kapsamda uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kınama kararı ile yetinilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder