T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2016/21367
K. 2017/14609
T. 2.10.2017
• FESHİN GEÇERSİZLİĞİ VE İŞE İADE ( İş Sözleşmesinde
Düzenlenen Tahkim Şartının Geçerli Olmadığı - Mahkemece İşin Esasına Girilmesi
Gerektiği/İş Sözleşmesinin Kuruluşunda Bizzat Sözleşme İçeriğinde Tahkim Şartı
Öngörülmesi Halinde İşçi İşverene Bağımlı Durumda Olduğundan Tahkim Şartının
İşçiyi Bağladığından Bahsedilemeyeceği )
• İŞ SÖZLEŞMESİNDE TAHKİM ŞARTININ YER ALMASI ( İşçi
İşverene Bağımlı Durumda Olduğundan Tahkim Şartının İşçiyi Bağladığından
Bahsedilemeyeceği - İş Sözleşmesinde Düzenlenen Tahkim Şartı Geçerli
Olmadığından Mahkemece İşin Esasına Girilerek Talep Konusunda Bir Karar
Verilmesi Gerektiği/Feshin Geçersizliği ve İşe İade İstemi )
• TAHKİM ( Feshin Geçersizliği ve İşe İade İstemi - İş
Sözleşmesinde Düzenlenen Tahkim Şartı Geçerli Olmadığından Mahkemece İşin
Esasına Girilerek Talep Konusunda Bir Karar Verilmesi Gerektiği/Mahkemece
Davalının Yaptığı "Uyuşmazlığın Tahkim Yoluyla Çözümlenmesi
Gerektiği" Yönündeki İlk İtirazın Kabulüyle Davanın Usulden Reddinin Bozma
Nedeni Olduğu )
• İŞÇİ İŞVERENE BAĞIMLI DURUMDA OLDUĞUNDAN TAHKİM ŞARTININ
İŞÇİYİ BAĞLAMADIĞI ( Feshin Geçersizliği ve İşe İade - İş Sözleşmesinde
Düzenlenen Tahkim Şartı Geçerli Olmadığından Mahkemece İşin Esasına Girilerek
Talep Konusunda Bir Karar Verileceği )
6100/m.407,412
ÖZET : Dava; feshin geçersizliği ve işe iade istemine
ilişkindir. İş sözleşmesinin düzenlenmesinde; işçi işveren karşısında ekonomik
açıdan zayıf ve işin ifası sırasında da işverene hukuken bağımlıdır. İş
sözleşmesinin kuruluşunda bizzat sözleşme içeriğinde tahkim şartı öngörülmesi
halinde işçi, işverene bağımlı durumda olduğundan tahkim şartının işçiyi
bağladığından bahsedilemez. Ancak fesihten sonra taraflar arasında çıkacak
uyuşmazlıklarda tahkim şartını öngören sözleşme düzenlenmesi halinde tahkim
şartı geçerli olacaktır. Somut uyuşmazlıkta; iş sözleşmesinde düzenlenen tahkim
şartı geçerli olmadığından, mahkemece işin esasına girilerek talep konusunda
bir karar verilmesi gerekirken hatalı bir gerekçe ve değerlendirme ile
davalının yaptığı "uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi
gerektiği" yönündeki ilk itirazın kabulüyle davanın usulden reddine karar
verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar
verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş
olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor
dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : A- ) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 03/04/2015 - 03/10/2015 tarihleri
arasında çalıştığını, iş akdinin 03/10/2015 tarihinde geçersiz olarak
feshedildiğini, fesih sebebinin açık ve kesin olarak belirtilmediğini iddia
ederek; feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine, işe başlatmama
halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin
belirlenmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı üzerinde
bırakılmasını istemiştir.
B- ) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinin
8.4 maddesine göre " personel iş kanunu md.17-20 uyarınca açabileceği
davalarda taraflar ihtilafı 3 kişiden müteşekkil özel hakeme götürmeyi ve
ihtilafı hakemde çözmeyi kararlaştırmışlardır" denilmekte olduğunu, iş
sözleşmesi uyarınca uyuşmazlığın öncelikle Hakem'e götürülmesi gerektiğini,
davanın amir hükümleri nazara alınmadan açıldığını bu sebeple davanın usul
yönünden reddinin gerektiğini, davacının 6 aylık kıdeminin olmadığını, fesih
bildiriminin geçerli olduğunu, davacının tüm haklarının ödendiğini belirterek,
öncelikle davanın usul yönünden reddini, esasa girilmesi halinde de davanın
reddi gerektiğini savunmuştur.
C- ) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tahkimde
çözülmesi sözleşme ile kararlaştırıldığı gerekçesiyle davanın usulden reddine
karar verilmiştir.
D- ) Temyiz:
Kararı davacı vekili yasal süresi içinde temyiz etmiştir.
E- ) Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan
iş sözleşmesinin 8. maddesinde düzenlenen tahkim şartının davacı işçiyi
bağlayıp bağlamadığı ve bu bağlamda uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi
gerektiği yönündeki ilk itirazın kabul edilerek davanın usulden reddine karar
verilmesinin hatalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Hukukumuzda ve özelde iş hukukunda tahkim müessesesinin
teorik ve yargısal kararlar kapsamında irdelenmesi ve ilk itirazların 6100
Sayılı HMK'da düzenlenme şekline değinmekte gerekmektedir.
Tahkim bir sözleşme olup, tarafların aralarında çıkmış ya da
çıkacak olan bir uyuşmazlığın çözümünü bir veya bir kaç kişiye bırakmak
hususunda anlaşmalarıdır.
Bir başka tanıma göre tahkim sözleşmesi, uyuşmazlıkların
çözümünde, tarafların devlet yargısı yerine hakem denilen özel kişileri yetkili
kılmalarıdır.
Tahkime konu uyuşmazlık bir sözleşmeden doğabileceği gibi
sözleşme dışı bir ilişkiden veya bir olaydan da doğabilir.
Tarafların tahkime başvurması bazı hallerde zorunludur, bu
haller dışında tahkim sözleşmesi yapılması tarafların iradesine bırakılmıştır.
Uyuşmazlığın mahkemeye intikalinden sonra yargılama
aşamasında tarafların tahkim konusunda anlaşması durumunda mahkemece dava
dosyası ilgili hakeme veya hakem kuruluna gönderilir.
Tahkim sözleşmesi sadece sözleşmenin taraflarını bağlar,
tahkim sözleşmesine taraf olmayan kişilere karşı tahkimde dava açılamaz.
6100 Sayılı HMK'nın 407 vd. maddelerinde tahkim kurumu
ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir.
6100 Sayılı HMK'nın tahkimi düzenleyen 412. maddesinin
birinci fıkrasında; tahkim sözleşmesinin tarafların sözleşme veya sözleşme dışı
bir hukuki ilişkiden doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıkların tamamı veya bir
kısmının çözümünün hakem veya hakem kuruluna bırakılması hususunda yapılan bir
anlaşma olduğu, maddenin ikinci fıkrasında tahkim sözleşmesinin taraflar
arasındaki sözleşmenin bir şartı veya ayrı bir sözleşme şeklinde yapılabileceği
ve üçüncü fıkrasında da tahkim sözleşmesinin yazılı yapılması gerektiği
belirtilmiştir.
İş ilişkilerinde ilişkinin tarafı olan işçi, işveren, işçi
sendikası ve işveren sendikası arasında uyuşmazlık çıkabilir. Örneğin işverenin
haksız olarak bir işçinin iş akdini feshetmesi ya da işçilerin olumsuz çalışma
şartlarının, ücretlerinin iyileştirilmesi yönündeki talepleri sebebiyle işçi
ile işveren arasında uyuşmazlık çıkabilir.
Aynı şekilde toplu iş sözleşmelerinin görüşmeleri ve
imzalanması sürecinde iş ilişkisinin tarafları arasında uyuşmazlıklar
çıkabilir. Toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanmaması veya yanlış
uygulanması da taraflar arasında anlaşmazlıklara yol açabilir.
İş ilişkilerinde taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklar,
çeşitli ölçütler nazara alınarak sınıflandırılabilir. Uyuşmazlığın niteliği ve
konusuna göre hak uyuşmazlığı – menfaat uyuşmazlığı ayrımı yapılabileceği gibi
uyuşmazlığın tarafları nazara alınarak bireysel iş uyuşmazlıkları - toplu iş
uyuşmazlıkları şeklinde bir ayrım da yapılabilir.
İş ilişkilerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların iş
mahkemelerinde dava açmak suretiyle çözümlenmesi ana kuraldır. 5521 Sayılı İş
Mahkemeleri Kanunu'nun birinci maddesinde bu husus açıkça ifade edilmiştir.
Dairemizde, İş Mahkemelerinin yetkisini düzenleyen
hükümlerin kamu düzenine dair olduğu, işe iade davaları dışında, tahkim
sözleşmelerinin geçerli olmadığı, işe iade davalarında da 4857 Sayılı Kanun'un
20. maddesinin birinci fıkrası gereğince tahkim sözleşmesinin yapılmasının
ihtiyari olduğu, tarafların anlaşması halinde uyuşmazlığın tahkim yoluyla
çözümlenebileceği, tahkim sözleşmesi ile İş Mahkemelerinin yetki ve görevinin
kaldırılamayacağı yerleşik uygulamadır.
İş sözleşmesinin düzenlenmesinde; işçi işveren karşısında
ekonomik açıdan zayıf ve işin ifası sırasında da işverene hukuken bağımlıdır.
İş sözleşmesinin kuruluşunda bizzat sözleşme içeriğinde tahkim şartı
öngörülmesi halinde işçi, işverene bağımlı durumda olduğundan tahkim şartının
işçiyi bağladığından bahsedilemez. Ancak fesihten sonra taraflar arasında
çıkacak uyuşmazlıklarda tahkim şartını öngören sözleşme düzenlenmesi halinde
tahkim şartı geçerli olacaktır.
Somut uyuşmazlıkta; iş sözleşmesinde düzenlenen tahkim şartı
geçerli olmadığından, mahkemece işin esasına girilerek talep konusunda bir
karar verilmesi gerekirken hatalı bir gerekçe ve değerlendirme ile davalının
yaptığı "uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiği"
yönündeki ilk itirazın kabulüyle davanın usulden reddine karar verilmesi
bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarda yazılı sebepten
dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde ilgiliye
iadesine, 02.10.2017
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder